─ DNA kodlaması değişebilir mi? DNA dönüşümünü nasıl hızlandırabiliriz? İletişim kurabilmek için kendimizi nasıl geliştirebiliriz?
─ Amaç Yükseliş yolunda ilerlemekse belirli alan ya da dinamiklere özgü ─sınırlanmış─ çalışmalara kapılmamak gerektiği kanaatindeyim. Örnek veriyorum: Çamaşır makinesine çamaşır atarsın ve amacın temizlenmiş bir şekilde çamaşırı ondan almaktır. Bunu da makinenin teknik detaylarına takılmadan rutin bir biçimde yaparsın. Makinenin nasıl çalıştığı, nasıl yıkadığı ve hangi sırayla ne gibi elektronik ve mekanik işlemleri yerine getirdiği gibi detayları bilmen gerekmez öyle değil mi? Bize düşen, ona mümkünse kireçsiz ve yumuşak su vermek, gözüne doğru miktarda deterjan koymaktır o kadar.
Yükseliş yolculuğunun tamamı için geçerli olan temel gerekler, temiz ve güzel bir yürek, açık ve sade bir zihin ile bütüne olan maksimum fayda ve "zararsızlık" prensibidir. Ayrıca Dünya'ya karşı sorumlu, tüm canlı hayata karşı saygı ve sevgi dolu olmak gereklidir. Bireysel gelişimini engellememek şartıyla sağlanabilecek en yüksek fayda ve en yüksek zararsızlık, karar verme mekanizmanın temelini oluşturmalıdır. Bireysel gelişimi neden en öne koyduk? Çünkü dönüşüm kendinden başlayacaktır. Devrim içten dışa doğru gelişecektir; dıştan içe doğru değil. Bu nedenle çevreni bu konulara zorla sürüklemeyi de bırakmalısın. Aşırıya kaçan kitlelere fayda hırsı da tuzaklarla doludur ve bireysel yolculuğunu uzatabilir. Anlattıkların değil yaşantın eninde sonunda örnek oluşturacaktır.
Tüm bunlar DNA'nın yeniden yapılanmasını, Tanrı'nın seninle daha doğrudan ve açıkça konuşmasını, dünya-dışı yaşamlardan daha çok esin almanı vs gibi pek çok otomatik iletişim ve gelişmeyi de yanında getirir. Tekil olarak DNA'ya odaklanma. Seni asıl odaktan saptırıp belli bir yönde kutuya sokar. Sınıflandırma ve sınırlamayı bırakabilir, tüm gelişime hız ve verim katacak "büyük insanî hareketi" içinde başlatabilirsin.
Şu ana kadar bahsettiklerimiz zihin ve yüreği temizlemek, niyetleri güzelleştirmek üzerineydi. Ancak bunlar belli bir yere kadar bizi açar. Sonraki aşama toplum ve kültürlerimizin bize doğuştan itibaren öğrettiği kalıp ve yargıların FARKINA VARILMASI ve hızla BIRAKILMASI üzerine olmalıdır. O zaman yeni güçlerin ve dünyevi fırsatların belirmesi kuvvetle muhtemeldir. Bilinç seviyesi bu şekilde yükseldikçe, bakış açın ve vizyonun genişledikçe ve zihnin daha çok şeye açık ve hazır hale geldikçe bedenin ve ruhun daha yüksek bilgiyi evrenden çekecek, doğru insan ve olaylarla seni buluşturacaktır. Yükseliş yolu belli yönde sınırlı geliştirme ile mümkün olamaz çünkü tüm kollar ayrılmaz bir bütündür. DNA gelişimi ve dönüşümü de bilinç seviyesinin durumuna göre biyolojimiz ve dünya ana arasında otomatik yürüyen bir mekanizmadır. İlahi düzen güzelleşen ve gelişen ruhlara daha çoğunu ve iyisini vermekte geri durmayacaktır.
Teşekkürler Ö.Y. bu konuyu ifade etmeme sebep olduğun için.
0 yorum: